İsa el-Hitan kötü ahlaklı bir kadına uğrar ve ona şöyle der:
- "Bu gece sana geleceğim." Kadın onun sözünden çok memnun olur ve en güzel elbisesini giyinip süslenir. O gece yatsıdan sonra İsa el-Hitan gelip kadının evine girer. iki rekat namaz kılıp evden çıkar gider. Kadın:
- "Senin evden çıkıp gittiğini görüyorum" der. İsa el-Hitan da:
- "Maksut hasıl olmuştur inşaAllah" der gelir.
İsa el-Hitan ın ardından gider, ona tabii olup onun yanında bir daha kötülük yapmamaya tevbe eder. O kadının fakirlerden biri nikahlar. İsa el-Hitan onlara:
- "Düğününüzü insanlara bulamaç yedirmekle yapın. Onun için katık almayın" der.
Onlar da düğünlerini aynı İsa el-Hitan ın söylediği gibi yaparlar. Düğünün böyle olması haberi, kadının arkadaşı olan emire ulaşır.
Emir, İsa el-Hitan ile alay etmek maksadıyla iki sürahi şarap gönderir, kendisine şunları şöyle de, diye de Elçiye tembih eder:
- "Haberiniz bize ulaştı. Biz de çok sevindik. Bunu alın ve katık yapınınız."
İsa el-Hitan emirin gönderdiği kimseyi görünce:
- "Bize gelmekte geciktiniz" dedi ve sürahinin birini alıp eğdi, sürahiden bal aktı. Sonra diğerini alıp eğdi, ondan da yağ aktı. Sonra elçiye oturup kendileriyle yemek yemesini söyledi. Elçi onlarla birlikte, daha evvel hiç yemediği bir yemek yedi. Sonra dönüp emirin yanına gitti ve durumu ona bildirdi.
Emir, doğru olup olmadığını öğrenmek için geldi. O yemekten yediği vakit taaccüp etti ve İsa el-Hitan dan özür dileyerek tevbe etti. İsa nın duası bereketiyle tevbesi kabul olundu.
Yorum Gönder