GuidePedia

0

İlk Müslüman Türk Devletlerinden biri olan Gazneliler devletinin en büyük ve değerli hükümdarlarından biri olan ve tarihte ilk defa "sultan" adını alan "Sultan Mahmud", İslamı yaymak için Hindistan´a on sekiz sefer düzenlemişti İşte bu seferlerden birinde çok şiddetli bir direnme ile karşılaşmış, zafer kazanacağından şüpheye düşmüştü Tam bu zor durumda iken Allah´a şöyle yalvardı:

- "Ey Rabbim, bu savaştan galip çıkarsam, aldığım bütün ganimetleri yoksullara dağıtacağım "

Neticede Sultan Mahmud galip geldi ve çok kıymetli ganimetlere sahip oldu Gazne´ye döndüklerinde elde ettikleri bütün ganimetleri yoksullara, muhtaçlara dağıtmaya başladı Fakat bazı vezir ve komutanlar araya girip,

- "Aman Sultanım ne yapıyorsunuz, bunca değerli ganimetler, altınlar, inciler fakir fukaraya dağıtılır mı Hem onlar bunların kıymetini ne bilecek Üstelik devletin hazinesinin bunlara ihtiyacı var." diyorlardı. Sultan Mahmut bunu Allah´a verdiği sözün gereği olarak yaptığını, kendisi için bir adak olduğunu söyledi Adamları yine itiraz ettiler:

- "Efendimiz önemsiz olanları dağıtın, değerli olanları hazineye ayırın, bütün memleketin bunlara ihtiyacı var" dediler. Sultan Mahmut´un kafasını karıştırdılar. O zamanda Gazne´de yaşayan, doğruyu ve hakki kellesi pahasına söylemekten çekinmeyen âlim ve fâzıl büyük bir zat vardı. Sultan Mahmud onu çağırtıp durumu anlattı ve fikrini sordu. O büyük zat şöyle dedi:

- "Sultanım bunda kararsızlığa düşecek bir taraf yok Çok basit bir tercih karşısındasınız. Eğer Allah´a bir daha işiniz düşmeyecekse hemen adamlarınızın dediğini yapın, ganimetleri hazineye koyun. Ama Allah´a tekrar işiniz düşecekse verdiğiniz sözü tutun, adağınızı yerine getirin, ganimetleri yoksullara dağıtın."

Yorum Gönder

 
Top